Çin’ baskı ve arz bolluğu nikel fiyatlarını düşürdü

Nikel Fiyatları, Çin’in Sanayi Politikaları ve Arz Bolluğuyla Geriliyor

Ulusal piyasalarda nikel vadeli işlemleri, ton başına 15.200 doların altına gerileyerek 24 Temmuz’da ulaşılan 15.640 dolarlık iki aylık zirveden düşüş yaşadı. Bu düşüşün arkasında, arz bolluğu ve Çin’in sanayi politikaları bulunuyor. Çin hükümeti, kapasite fazlasını azaltmak için atılan yeni adımlarla çelik üretiminde kısıtlamalara gidiyor. Bu da nikel talebini olumsuz etkiliyor, özellikle paslanmaz çelik üretiminde kullanılan nikel talebini azaltıyor.

Çin, Küresel Nikel Ticaretinde Dengeleri Sarsıyor

Çin’in bu stratejisi, sadece iç üretimi değil, aynı zamanda küresel nikel ticaretini de etkiliyor. Pekin yönetimi, karbon ayak izini azaltmak amacıyla ağır sanayi kollarında üretimi sınırlayarak nikel gibi endüstri metalleri üzerinde baskı oluşturuyor. Çin’in çelik sektöründeki adımları, nikel gibi metaller üzerinde baskı yaratmaya devam ediyor.

LME Stokları Artıyor

Londra Metal Borsası’ndaki nikel stokları yıl başından bu yana 40 bin ton artarak 190 bin tona ulaştı. Bu durum, piyasalarda arz fazlası algısını güçlendiriyor. Özellikle Çinli rafineri şirketlerinin Endonezya’da güçlü üretim kapasiteleri, küresel stoklardaki artışın ana nedenleri arasında yer alıyor.

Analistler, LME’deki bu artışı “arz fazlalığının sürdüğü bir piyasa koşulu” olarak yorumluyor. Çin’in Endonezya’daki rafineri yatırımları, ham madde yanında nikel üretiminde de dünya genelindeki dengeyi etkiliyor. Nikel fiyatlarının baskı altında olmasının nedenlerinden biri, sürekli artan üretim kapasiteleri ve piyasadaki nikel fazlası.

Endonezya, Nikel Madenciliği Kotalarında Kesintiye Gidiyor

Endonezya hükümeti, nikel madenciliği kotalarında önemli bir kesintiye gitti. Yıl başında 270 milyon ton olan toplam kota, 150 milyon tona düşürüldü. Bu da küresel arzın yaklaşık yüzde 35 azalması anlamına geliyor. Ancak piyasalar, bu kısıtlamaya beklenen tepkiyi göstermiyor; çünkü alım teklifleri hala düşük seviyelerde.

Endonezya’nın bu kararı, ilk bakışta küresel piyasada arzın daraldığı izlenimini verse de, zayıf talep ve mevcut stok bolluğu nedeniyle fiyatlar üzerinde sınırlı bir etkiye sahip. Nikel fiyatları, bu karara karşın düşüş trendini sürdürüyor.

Uzmanlara göre, arz kesintilerinin etkisi uzun vadede belirgin hale gelebilir, ancak şu anki durumda fazla stokun fiyatları aşağı çekmeye devam ettiği görülüyor. Bu durum, nikel fiyatlarının belirlenmesinde arz-talep dengesinin yanı sıra jeopolitik kararların ve sanayi politikalarının da etkili olduğunu gösteriyor.

Related Posts

Vatandaşın Mehmet Şimşek’e bir teklifi var: 1 haftada fiyat değişince kendini tutamadı

Büyük kentlere nazaran yaşam maliyetleri daha düşük olan Anadolu kentlerinde dahi vatandaşlar enflasyonu derinlemesine yaşamaya başladı. Ekonomi yönetiminin ekonomik veriler üzerinden yaptığı toz pembe açıklamaları pazarın gerçekleri birbirini …

Bakan Şimşek’ten enflasyon mesajı! Tarih verdi…

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, kira artışlarının konut arzı ile dengeleneceğini ve enflasyonun kademeli olarak düşürüleceğini açıkladı. “Gelecek yıl enflasyonu yüzde 20’nin altına indireceğiz” diyen Şimşek, ekonomik göstergelerde toparlanmaya işaret …

Yap, işlet, yıllarca devretme!

Bütçeye yarattığı büyük yük ile sık sık gündeme gelen yap, işlet, devret projeleri bu kez de devredilmemesi ile gündeme geldi. 20 Nisan 2012 tarihinde ihalesi yapılan, ICA Ortak Girişimi konsorsiyumu tarafından ihalesi kazanılan ve 8 Mayıs 2014 …

Borsa günün ilk yarısında geriledi (25 Temmuz 2025)

Günün ilk yarısında düşüş eğiliminde hareket eden BIST 100 endeksi, saat 13.00 itibarıyla önceki kapanışa göre 43,44 puan ve yüzde 0,41 azalışla 10.645,61 puana geriledi. Toplam işlem hacmi 35,9 milyar lira oldu. Bankacılık endeksi yüzde 0,65 …

Merkez Bankası politika faizini düşürdü: Piyasalar karara nasıl tepki verdi?

Merkez Bankası, temmuz ayı faiz kararını açıkladı. Kararın ardından döviz kurları ve altın fiyatlarında hareketlilik yaşandı.

MÜSİAD: Vergi sistemi adaletsiz

MÜSİAD Başkanı Burhan Özdemir, vergi sisteminde büyük bir adaletsizlik olduğunu belirterek, 2025’in ilk yarısında çalışanlardan 1 trilyon 154 milyar TL gelir vergisi kesildiğini, beyana dayalı işletme gelirlerinden ise sadece 70 milyar TL vergi toplandığını söyledi.